24.12.14

Hello Mr. Snowman!

happy new year


Kağıtları kesip yeniden şekil vermeye, yeni şeyler üretmeye bayılıyorum. Bu tatlı kardan adamı yaparken de çok keyif aldım. Bana gülerken gördükçe ben de ona gülümsüyorum :)
Bir kaç tane daha yapmalıyım sanırım, sevdiklerim için!

NOT: Buradan kalıpları ve yapılışını bulabilirsiniz. Bloga göz atmayı da unutmayın, çok yaratıcı fikirler var ;)

------------------------------------------------------------

I love cutting papers to re-shape and creating new things.  I got too much fun with making these sweet snowman. When I see it's smiling to me, I smile to him :)
I should do a few more, I think, for my loved ones!

NOTE: Here you can find the patterns and construction. Do not forget to browse the blog, there are many creative ideas ;)

23.12.14

Happy New Year!

happy new year
Hi! Little Tree

Pinterest ne kadar muhteşem bir yer değil mi?? Özellikle kelime ile arama gibi bir özelliği var ya bayılıyorum. Bir anda her şey karşına çıkıyor :) Her neyse bugün yılbaşı için ne yapsam diye düşünürken takıldım pintereste ama insanın ayrılası gelmiyor ki arkadaş :) Bu minik ağacı da orada keşfettim, minik (mintracık) şeyleri severim!

---------------------------------------------------

Isn't Pinterest an amazing place, is it?? Especially with word search feature which love it. In a moment, everything comes to you :) Anyway, today I said in pinteres "What shall I do for Christmas?" 
I discovered there was also this little tree, tiny (it's mean in Turkish is 'mintracık') 


cafenoHut

Yeni yılın en güzel tarafı tabi ki hediyeler =)
Klasik hediye anlayışından sıkıldıysanız bir kutu tarçınlı mis gibi kurabiye yapın! 
Bence harika bir fikir, şahsen evdekilere yapmayı planlıyorum. Mis gibi el emeği yoksa dükkan dükkan gezip hediye almaktan kim yorulur ki =)

-------------------------------------------------
Of course, the best part of the new year is having gifts =)
Make a box of cinnamon cookies if you've tired of the classic concept of new year gifts!
I think it's a great idea, I'm planning to do personally at home. And absolutely it's not interested with dislike shopping =)

happy new year
Have a Christmas tree!

4.11.14

Mükemmel Sonbahar - Perfect Fall


fall

Mevsimlerin değişmesi ruhen ve bedenen benim de değişmeme sebep oluyor. Havalar soğudukça eve düşkünlüğüm artıyor, sürekli oturup yemek, pasta ve kek yapmak istiyorum. Elimde kahvem (içmesem de kokusu yeter :) evin içinde dolaşıp durayım, arkadaşlar, misafirler, tanıdıklar gelip gitsin; sohbet, muhabbet edelim. Etrafımıza sevgi yayalım, sevgimizle ısınalım... En önemlisi de bu resimdeki gibi aşk dolu geçsin bu sonbahar <3

-----------------------------------------------------

The changing of seasons changes my mind and body as well. I strictly want to stay home and make cakes and cookies when weather cools. Also I wanna roam at the house with my coffee in my hand -I'm also enough of its smell- friends, guests, acquaintances come and chat. Our love's spread around us, warm up with our love ... Most importantly, this fall filled with love like this picture.


fall

Sonbaharın renkleri bence kahverengi, kırmızı ve yeşil, kokusu da elma, tarçın ve vanilya:)
Mesela geçen pazar günü yaptığım apple pie yazın olsaydı bu kadar haz alamazdım. Elma ve tarçın yakışıyor bu mevsime. Yarın da bal kabağı tatlısı yapacağım ki balkabağının tadı da tam bu bu mevsimde çıkar :) Düşününce her meyve-sebze kendi mevsiminde güzel, mevsiminde yediğin zaman daha bir tatlı daha bir çekici değil mi?

---------------------------------------------------------------------------------------------------------------

I think the colors of autumn are brown, red and green, the smells are apple, cinnamon and vanilla :) 
For example, last sunday I made apple pie, if I did it at the summer, I could not take pleasure like that day. Apples and cinnamon suit this season. Tomorrow I will make pumpkin dessert that tasted exactly in this season :) When I think, I understand that, all fruits and vegetables are good and taste well when you eat in its season, isn't it?


fall

Şu manzaranın güzelliğine bakar mısınız? Parkta, bahçede ve ormanda gezmek de bu havalara çok yakışıyor :) Yürürken yaprakların çıkardığı ses, hafif yağmur ve toprak kokusu, bir de sevdiklerin varsa kilometrelerce yürünmez mi?

Bol tarçınlı, yürüyüşlü ve öpücüklü günler...

---------------------------------------------------------------------------------------------------------------

Could you see the beauty of that view? Walking at the park, forest and garden also is fit very well with this weather :) The noise made by leaf when walking, a little smell of rain and soil, also loving one can't you walk for miles? 

The days with plenty of cinnamon, walk and kiss...



19.9.14

Hadi o zaman! - Escape

escape

Sizin de sohbetlerinizde yer alır mı bilmem ama kardeşimle yıllardır tartışıp hayaller kurduğumuz bir konu var, köye, ormana, dağa yerleşmek!

Canımız sıkılınca başlarız şöyle bir evimiz olsa meyveler sebzeler eksek, tarlada çalışsak, hayvanlarımız olsa, her şeyimizi kendimiz yapsak, paraya hiç ihtiyacımız olmasa...
Düşünüyorum beni bu hayalden alıkoyan ne? Galiba en büyük eksiğim cesaret! İşten güçten falan değil ne yazık ki ben insanlardan korkuyorum. Hatırlarsanız "Pippa Bacca (Barış Gelini)" Milano'dan İstanbul'a kadar barış için otostopla geldi ama ne yazık ki barışı götüremedi, öldürüldü. Evet ülkemizde kadın olmak zor bir de düşünün dağ başında iki kadın olmayı! Neyse aslında beni heyecanlandıran bir yazı paylaşmak istiyordum giriş biraz üzücü oldu maalesef.

Az önce okuduğum bu yazı ve resimlere bayıldım. Keşke dedim orada olabilsem!  Danila Tkachenko Rus bir fotoğrafçı ve diyor ki; 

“Ya faydacı ve güçlü olmak zorundasınız ya da dışlanmış ve deli olacaksınız.”

Seçim sizin!!

escape

I don't know have you ever talked but I always discuss and dream about establishing the village, the forest, the mountains with my sister! 

We begin to think having fruits, vegetables, animals, working in the field, even if we do everything ourselves and also do not need any money...
What that prevent me from this dream? I think I'm missing the dare! That's not from the working hard, unfortunately, I'm afraid of people. If you remember "Pippa Bacca (Peace Bride)" hitchhiking from Milan to Istanbul for peace, but unfortunately failed to bring peace, was killed. Yes, it's hard to being a woman in our country consider to be two women mountain tops! Anyway, I wanted to share an article that actually excites me the entrance was a bit sad, unfortunately. 

I just read this article and I love the pictures. I said I could be there! Danila Tkachenko -a Russian photographer says; 

"You have to be pragmatic and powerful or marginalized, and you'll be mad." 

The choice is yours !!

12.9.14

Pollyanna


Yaz nasıl geçti anlamadım?? Sizce de çok çabuk bitmedi mi? Bu arada ne mi yaptım, baya eğlendim aslında; evde oturup keyfime baktım, bol bol pasta börek yaptım ve tabi ki afiyetle yedim, pikniklere gidip stres attım, cafe cafe dolaştım, biraz yüzdüm bronzlaştım, diş ameliyatı oldum, ev taşıdım, ev temizledim...

Ne olursa olsun en sevdiğim mevsim yaz!! Tiril tiril elbiseler, rahat sandaletler, saçlarda bi deniz kokusu, çikolata gibi ten daha ne olsun! 

Maalesef yazın da sonuna geldik. Ankara'da olunca akşamlar soğumaya başladı bile. Dün akşam için kalın pijamalarımı çıkarırken içimi bir kasvet kapladı. Yine karanlık, yağmurlu, soğuk günler kapımıza dayandı oldu...

Evet kışı pek sevmiyorum ama biraz Pollyannaca gelse de düşünüyorum ki belki kış olmasa yazı bu kadar sevmezdim? Belki değil mutlak :) 

Hepinize yazın son ışıklı günleri için bol bol huzur ve mutluluk diliyorum.

--

I do not understand how was your summer ?? Isn't this summer finish too quickly? What did I do in the meantime, actually pretty fun; stay at home and enjoy myself, made cakes​​, and of course ate them, went for lots of picnic, visited cafe's, swam a little, tan, had a dental surgery, moved home and cleaned... 

No matter what my favorite season is of course summer!! Flyaway dresses, casual sandals, hair smells of the sea, chocolate like skin, what else! 

Unfortunately, we came to the end of summer. In Ankara, unfortunately the evening started to cool. Yesterday evening while search for my thick pajamas, inside was covered with a gloom. Still dark, rainy, cold days knocked our door ... 

Yeah, I do not like winter, but I think that even if a bit of Pollyanna, maybe not winter so I did not like summer? Not maybe but absolutely :) 

I wish all of you peace and happiness for the end of perfect summer days :)



18.8.14

Me Gustó - Bunu Sevdim


snow-dog
Is there still snow on my face?
Üniversite 3. sınıfta bi heves ispanyolca kursuna başladım ve dilin akıcılığı, tınısı beni benden aldı. "Me Gustó" da ispanyolcada bunu sevdim anlamına geliyor. İşte bu tatlı köpeğin yüzündeki ifadeyi sevdim. 
--
I started spanish language course at 3rd class of university and the fluency of language took me away. "Me Gustó" means I liked. So I liked the expression on the faces of these sweet dogs.

Wanna a fig?
İncir olduğunu tahmin ettiğim bu minnak ağacı sevdim, hele o sepete bayıldım.
--
I guess that this tiny fig tree liked, especially love that basket. 

white-dress
Azıcık daha uzun mu olmalı?
Bu elbisenin kollarını ve üst kısmına bayıldım ama eteği biraz fazla kısa geldi. Zaten şort mu etek mi anlamadım ama etek olmasını tercih ederim :)
--
I liked the upper part and the arms of this dress, but I think it should be a bit long. Already I couldn't understand that it is a shorts or a skirt, but I prefer skirts :)


15.7.14

Nötron Bombası Aşkına

aziz nesin

Dün Aziz Nesin'e ait "Yüz Liraya Bir Deli" kitabını okudum yatmadan önce. Kitaptaki bir makaleyi -Nötron bombası uygarlığı kurtaracaktır- uyuyana kadar da kafamda döndürüp durdum. Yine kitapta yazdığına göre yayınlandığı zaman da baya bir sükse yapan bu makale gerçek bir kara mizah ürünü. Kara mizahtaki inceliği, ironiyi kavramak bazen hiç de kolay değildir. Aziz Nesin'in de başına da aynı durum gelmiş. Birçok yazar ve eleştirmen onu yerden yere vurup: "Nasıl olur da Aziz Nesin nötron bombasını savunur?" Bu kara mizahtan bazı kısımlar;

"Birinci, arkadan ikinci Dünya Savaşı'nın korkunç sonuçlarından çok büyük ders alındı. Bu iki dünya savaşı sonunda görüldi ki, uygarlığın büyük yapıtları olan tarihsel anıtlar, büyük yapılar, tapınaklar, köprüler, uygarlığımıza onur veren müzeler teknik ilerlemenin hem ürünü hem de üreticisi olan fabrikalar, bütün okul ve üniversite yapıtları, uygarlığın bütün tarihsel belgelerini koruyan kitaplıklar ve bütün büyük kentler yakılıp yıkılıp yok ediliyor. Bu yakılıp yıkılıp yok edilen şeyler, uygarlığın ta kendisiydi.
Gerek Birinci ve gerek İkinci Dünya Savaşı'nda yıkılıp yok edilen bu uygarlık yapıtlarının onarılması, eski biçimine sokulması, yeniden yapılması çok zor ve pahalı olmuştu.
İşte bu yanıtlamak için çok çalışıldı, çok araştırmalar yapıldı. Öyle bir silah yapılmalıydı ki, düşmanı öldürsün, ama taşa, betona, toprağa, demire, çimentoya zarar vermesin. Öyle ya, hiçkimse, betona, demire, taşa düşman değildi. Uygarlığın yapıtlarını oluşturan, zavallı taşın, betonun, demirin, tahtanın ne suçu günahı vardı ki yıkılıp yakılıp yok edilsinler!.. Bütün bu çalışmalar ve araştırmalar sonunda buluna buluna nötron bombası buluşu başarıldı. Görülüyor ki, nötron bombası, uygarlığı koruyup kurtaracak olan bir silahtır ve yaşadığımız çağın en büyük mucizesidir. Düşünebiliyor musunuz ki, -tasarlamak bile zor- uygarlık yapıtları olan yapıların bütün girinti ve çıkıntılarına dek sızacak ve buralardaki bütün canlıları yok edecek olan bir nötron bombası, o yapıların badanalarına, kapı ve pencerelerin boyalarına, yerdeki halılara, perdelerin dantelalarına, aynaların yaldızlı çerçevelerine, duvar kağıtlarına, mobilyaların cilasına dek hiçbir maddesine zarar vermeyecek, pencere camları bile zangırdamayacaktır. Bundan daha insani ve uygar bir silah düşünülebilir mi?..." 

"...Kimileri, çağımızın en büyük mucizesi ve bütün uygarlığımızı kurtaracak nötron bombasının, insanları öldürdüğü için, kullanılmasına karşı gelmektedir. Şunu unutuyorlar: Hem insanları öldürmeyecek, hem de yapıları yıkıp yok etmeyecek bomba başka ne... işe yarayacaktır? Bir bombayla, haşereleri öldürücü ilaç pompalarını birbirine karıştırıyorlar: Nötron bombası sinek pompası değildir.
Her iki dünya savaşında ölen insan sayısı aşağı yukarı altmış milyon kadardır. O altmış milyon insan ölmemiş olsaydı, otuz şunca yıldanberi üreyerek artacaklar ve bugün enaz ikiyüz milyon olacaklardı. Zaten sığışamadığımız, bize bile dar gelen dünyamıza ikiyüz milyon insan daha eklerseniz, dünyamız büsbütün yaşanılmaz olurdu..."

"...Bilindiği gibi, dünya pazarında fiyat düşürmemek için, gereksinilenden çok üretilen tahıl, patates, kahve gibi tarımsal ürünler denize dökülerek yada yakılarak yok edilmektedir. Bu yüzdendir ki, tarımsal planlamada, kimi çiftçilere o yıl, örneğin tarlalarına buğday  ekmemeleri karşılığında, sanki buğday ekip ürün almışlar gibi, ekilmemiş buğdayların parası ödenmektedir. Dünya pazarında fiyat kırmamak için yok edilen patates, tahıl, kahve vb. tarımsal ürünlerin yakılarak yok edilmesi gibi, dünya gereksiniminden fazla bulunan insanları yok etmek, çok aleyhimize propogandalara neden olacağından doğru değildir. Bu yüzden, insanların sayıları savaşlarda doğal biçimde azaltılarak dünya nüfusunu dengede tutmak en akılcı ve yerinde bir önlemdir..."

"...Nötron bombasına karşı olanların ne istediklerini anlamak gerçekten zordur. Yani nötron bombasının öldürdüğü insanlarla birlikte, ille de uygarlığın yapıtı olan müzelerin, bilim laboratuvarlarının, anıtların, tapınakların, okul ve üniversite yapılarının, kitaplıkların, fabrikaların da yakılıp yıkılıp yok edilmesini mi istiyorlar?
Nötron bombasına karşı olanlar bir de şunu unutuyorlar: Nötron bombasının patlamasıyla ölecek olanlar hiç bir zaman uygarlığın sahibi olan biz uygar insanlar olmayacağız.
"Sanat Dergisi", 6 Mart 1978

-Aziz Nesin, Yüz Liraya Bir Deli, Nesin Yayınevi, 1961, Syf.105-

     

17.6.14

Tatil Aşkı - Love of Summer

Kapadokya

Ayy ayy ayy!!! ne gelmez yazmış kardeşim ya! Valla gözlerimiz yollarda kaldı. Yağmur bereket ama yazı, güneşi, sahili, deniz de özlemedik değil yani :) 
Ben öyle 5 yıldızlı otele gideyim de her istediğim ayağıma gelsin tarzında tatillerden hoşlanmadığım için kendime bolca alternatif bulabiliyorum. Mesela kapadokya turu yapmak muhteşem olabilir. Hem havalar da cehennem sıcağı olmadan önce gitmek akıl karı. Kafaya koydum gideceğim ben buraya arkadaş! Özellikle Tolga Çevik'in Patron Mutlu Son İstiyor filmini izledikten sonra bi heves aldı beni. 

Dudhsagar Fall

Böyle şelaleler, çaylar, dereler hele bir de bu kadar yeşil içinden akıp gidiyorsa tam benlik. Burada yaşayabilirim :) Tren yolculuğu da en sevdiğim ;) Kardeşimle Ankara'dan Kars'a kadar trenle gittiğimiz bir maceramız var. (Evet kardeşimi çok özledim, neyse ki gelmesine az kaldı)

Kefalonia

Evet biliyorum çok güzel gözüküyor, hı hı biliyorum şimdi orada olmak vardı. Kısmet anacım bi gün gideriz biz de? 2 yıl önce buraya çok benzeyen bi yerde kamp kurmuştuk. İnsan eli değmemiş bir yerdi. Gece hiç bir ışık yok, araba sesi yok, etrafta köpekler, tavuklar, atlar... Hem de Antalyada :) Oraya tekrar gitmeyi çokk istiyorum!!

İşte böyle tatil planları yapmak çok güzel ,umarım gitmek de nasip olur.





25.4.14

Bitki Aşkı - Love of Plants

Bahar geldi a dostlar. Doğa resmen uyandı, şöyle bir gerindi, bütün güzelliklerini serdi ortaya. Bu güzel havalardan mıdır nedir bu aralar bende bir saksı-çiçek aşkı uyandı. Sürekli bir şeyler ekip dikmek istiyorum. 2 hafta önce domates biber fidesi aldım. Getirdim ofise camın önüne ektim. Yanlarında bir de muz ve kaktüs var. Bakışıp duruyoruz :)  Dün Sakarya Caddesinde dolaşırken ayaklarım yine çiçekçinin önünde çakıldı kaldı. Bir tanesini gözüme kestirdim. Beyaz beyaz çiçekleri var, adı küpeli'imiş. Hemen aldım. Tomurcuk olanını seçtim ki çiçek vermesini izleyebileyim. 

Açınca böyle bir şey olacak ablası :)



Bu aralar her yerde var saksı çiçekleri hem de tam ekim zamanı. Siz de alın bir tane mutlaka tatlı tatlı bakışırsınız.



I like flowers too much especially these spring days. I wanna grow everything like tomato, banana or cactus... Yesterday when I walk around street, saw a florist and bought a potted plant. It will be ready for blossom in a few days. It will be like this;


You should buy flowers like this for looking each other :)




16.4.14

Love of Lace Bra

Açık konuşmak gerekirse modayı takip etmem, canım ne istiyorsa onu giyerim. Moda terimlerini de hiç bilmediğim gibi belli bir tarzda da giyindiğim görülmemiştir. Lise yıllarında kullandığım kıyafet ve aksesuarlardan hala kullandıklarım var mesela. Fakat hazır giyim markalarının modayı takip ediyor olması bizi de haliyle modaya uygun giyinmek zorunda bırakıyor. Diz üstü çizmelerin vahim bir şekilde moda olması gibi :(

Moda olduğuna sevindiğim şeyler de var. İşte bu dantel südyenler gibi :) Seviniyorum çünkü moda olunca daha çok çeşit ve geniş fiyat aralığında bulmak mümkün oluyor. Mesela bunu Intimissimi'den bulabilirsiniz.


Yani bu resimde Tamara Lazic'in fiziğini mi kıskanayım, O muhteşem manzarayı mı kıskanıyım, yoksa o caanımm südyeni mi? Daha fazla bakmak istemiyorum, geçelim :(


En sevdiğim Oysho'cuğum durur mu durmaz tatlışımm... Sen dantel südyen yapmasan da bir numeromsun zaten.

En sevdiklerimi sona sakladım. Bunları giyerek ipek sabahlığımla salınmak istiyorummm...



Ankara'nın neresinde bunları giyeceğimi düşünmek istemiyorummm... Benim olsunlar istiyorummm Bana Ne Yaaa!!!




15.4.14

Squats are a girl's best FRIEND!

Daha önce de bahsetmiştim diyet ve spor yapıyorum yaklaşık 1 aydır. Sürekli araştırıyorum ne yapabilirim ne yemeliyim falan diye. Bu araştırmalarımın en en en güzel yanı Squat hareketini keşfetmem oldu.


Duymadıysanız kesinlikle araştırın ve yapmaya başalayın. Benim en hızlı sonuç aldığım bir hareket ve gerçekten işe yarıyor :)




10.4.14

Almost Spring

Baharın gelişi, doğanın uyanışı beni her seferinde etkiler. Şaşırıp kalırım bu kadar renk nereden gelir, nasıl bi anda oluşuveririr? Neden içim kıpır kıpır olur? Yüzümde aptal bir gülümseme?


En çok bu kiraz ağaçlarının pempe çiçeklerini seviyorum. Bir dalını alıp odama taşımak istiyorum baharı ama kıyamıyorum öylece bakışıp kalıyoruz kendisiyle. Yanına yaklaşıp şöyle bi dolu içime çekiyorum kokusunu. Şimdilerde tam vakti siz de yolda sokakta görürseniz iki laf etmeden geçmeyin. Biraz bakışın, koklaşın, baharı içinizde hissedin. Biliyorum aceleniz var ama bahar yılda bir kere gelir selamlamamak yakışık almaz.


Bahar mıdır bizi bu hale getiren? Galiba.

Ben her bahar aşık olmam ama her bahar gitmek isterim.
Gittiğim olmadı hiç.
Ama olsun... İstemek de güzel.



[Can Yücel]



8.4.14

Bir Evim Olsa

Belli bir yaştan sonra (genellikle 25 olduğunu düşünüyorum) insan "artık  bir evim olsa/bir düzenim olsa" demeye başlıyor. Bir de evlilik meraklısı sevgiliniz varsa yandınız :)


Düşünüyorum da benim evim nasıl olur? Duvarlar, mobilyalar ve perdeler açık tonlarda -nude veya beyaz- olmalı böylece aksesuarlarla evin havasını değiştirmek çok kolay olabilir. Mesela yukarıda mavileri atın lacivert, turuncu ve kırmızı koyun alın size yaz havası, gri ve açık buz mavileri serpiştirirseniz de kış için kullanabilirsiniz. Olmadı ben bahar isterim derseniz şöyle tatlı yeşiller, sarılar ve fuşya işinizi görür bence.  


Kış Havası-1-2-3


Özetle, oturma odasında açık tonlar kullanmak evinizi istediğiniz veya sıkıldığınız zaman değiştirmenizi kolaylaştıracaktır. 


7.4.14

Melaba !


Nasıl özeniyorum hem blog sahibi olup da hem muhteşem fotoğraflar çeken insanlara anlatamam. Ben bi de buna karışmasam olmazdı. Babamın sürekli başımda söyleyip durduğu "altın bileziğin olsun da istersen kullanma" lafı hayatım boyunca üstüme yapıştı resmen. Her halta atladığım yetmezmiş gibi bi de bu kalmıştı :)

Malum havalar ısındı yavaş yavaş. Ankara'da bile insan hafif bir ceketle dışarı kendini atabiliyorsa başka söze gerek yok sanırım ki ben bugün aynen öyle yaptım.
Aşağıdaki resmi ilk gördüğümde "şöyle bir balkonumuz olsa da kardeşimle oturup dedikodu yapsak" dedim. Bu arada kardeşim benden 3 yaş küçük ve şu an yurt dışında belki o gelene (21 Haziran_ daha çokkk var :() kadar buna benzer bir şey yaparım balkona gayet kolay gözüküyor :)

Valla nereden kaynak aldım hatırlamıyorum bulur bulmaz eklerim :)

Sonuç olarak; Hayırlı olsun artık benim de bir blogum var. Bu işten çok fazla anlamasam da yapa yapa öğreneriz inşallah.